floranatolica
floranatolica
 
Ara Üye girişi DDbtn
-

Menuçehr Camii

Serdar Ölez, 2015

Kars / Türkiye

Diğer adlandırmalar: Ani Ulu Camii
1064 yılında Selçuklu Sultanı Alparslan´ın Anı Kentini fethetmesinden sonra Anı Beyi olarak atadığı Menucehr tarafından yaptırılmıştır. Anadolu`da yaptırılan ilk Türk camisi olarak kabul edilir. 1847 yılında, araştırmacı N. Khanikof yaptığı incelemede batı cephe duvarında yer alan çiçekli kufi hatla yazılmış kitabeye dayanarak caminin 1086 yılına yapıldığı sonucunu çıkartmıştır. Caminin giriş cephesi, 19`uncu yüzyılın sonuna doğru yıkılmıştır. Ancak cami, 1906`ye kadar köylüler tarafından kullanılmıştır. 1906 yılında Leningrad Üniversitesi tarafından yapılan kazıda, ekibin başındaki Nikoli Marr burayı önce kazı evi olarak kullanmış, sonrasında ise kazı bulgularını barındırmak üzere cami müzeye çevrilmiştir. Binayı takviye maksadıyla, kuzeybatı tarafındaki çatı kemerleri duvarla kapatılmıştır. Bu küçük müze Birinci Dünya Savaşı`nda yağmalandığı sanılmaktadır. 1999`da başlayan restorasyonla, caminin zemini yeniden döşenmiş, yıkık duvarların bir kısmı tekrar örülmüştür. Ani´nin yaklaşık orta kısmında, Arpaçay´a bakan yamacın kenarında yer alan Menuçehr Camii fevkanidir [3]. Dikdörtgen planlı (18,5 x 15,7 m.), iki katlı olarak yapılan caminin tavanında Selçuklu dönemi yıldız motifleri mevcuttur. Yapının kuzeybatı köşesinde minare bulunmaktadır. Kare bir kaide üzerine oturan minare sekiz cephelidir. Bugün sadece şerefesine kadar olan kısım ayaktadır. Güneyinde yer alan yarım daire kemerli kapısı caminin batı sahnına açılmaktadır. Minarenin camiye bağlanış biçimi ve caminin 12inci birimi içinde yer alması sebebiyle, camiden önce yapılmış olduğu, kuzey taraftaki çarpıklığın da buna bağlı geliştiği düşünülmektedir. Sekizgen köşeli minareye 99 basamaklı merdivenle çıkılmaktadır. Minare Orta Asya Türk Mimarisinin izlerini taşımaktadır. Kırmızı ve siyah renkli düzgün tüf taşlarıyla inşa edilen yapının üst katta bulunan harim [4] kısmı mihrap duvarına dik uzanan, ortadaki daha geniş üç sahna ayrılmıştır. Harime girişi sağlayan kapı, batı cephenin kuzeyine yerleştirilmiştir, ancak günümüze eşiği ulaşabilmiştir. Harim kısmı, yüksek kaide ve başlıklara sahip silindirik gövdeli sütunlar ve bunları bağlayan yarım daire kemerlerle farklı boyutlarda birimlere ayrılmış, bu birimlerden batıdakiler büyük oranda yıkılmıştır. Mevcut birimlerin üzeri, kırmızı ve siyah taşlarla oluşturulmuş geometrik bezemelere sahip farklı biçimdeki yıldız ve aynalı tonozlarla örtülmüştür. Orta sahında, kuzeyden ikinci tonozun üzerinde bir aydınlık açıklığı bulunmaktadır. Caminin doğu kısmında, hem üstteki zeminin kaymasını önlemek hem de yapının oturtulacağı alanı tesviye etmek amacıyla fevkani yapılan ve kotta bir kat oluşturan kısma, üzeri beşik tonoz ile örtülü dört mekan yerleştirilmiştir. Aydınlığın altında yer alan açıklıktan merdivenle inilen mekanlar eyvan biçimindedir. Doğu cephesinde dört, kuzey cephesinin doğu kısmında bir adet olmak üzere yarım daire kemerli toplam beş büyük penceresi bulunmaktadır. Doğu cephedeki pencerelerin üstlerine, havalandırma işlevi gören dikdörtgen biçimli birer küçük açıklık yerleştirilmiştir. Ayrıca bu cephede bodrum katındaki mekanlara açılan farklı boyutlarda, dikdörtgen biçimli dört pencere daha yer almaktadır.
Kaynak ve Dipnotlar 1] Menhuçehr Camii (virtualani.org) 2] Ebul Manucehr Camii (forumgercek.com) 3] Fevkani: Eğimli bölgelerde kurulmuş ibadethaneleri tanımlamakta kullanılır. Yükseltilmiş, yüksekte olan anlamındadır. 4] Harim: Camilerde namaz kılmak için ayrılmış bölümdür. Girilmesi yabancıya yasak olan, kutsal tutulan, korunan yer anlamındadır.